1 Eylül 2019 Pazar

Birbirinden Kaliteli Sagopa Kajmer Sözleri

Sagopa Kajmer sözleri ile ilgili hoşunuza gidebilecek güzel ve anlamlı sözleri bu sayfada bulabilirsiniz.
Aşağıda yer alan Sagopa Kajmer sözlerinden en çok hoşunuza gideni facebook, twitter, instagram, whatsapp, tumblr, pinterest yada linkedin gibi sosyal platformlarda paylaşabilirsiniz.

Sayfa İçeriği: Sagopa Kajmer kısa sözler, Sagopa Kajmer etkileyici sözler, Sagopa Kajmer uzun sözler, Sagopa Kajmer güzel sözler, Sagopa Kajmer sözler tumblr, Sagopa Kajmer sözler facebook, Sagopa Kajmer sözleri anlamlı, Sagopa Kajmer sözler yeni, Sagopa Kajmer özlü sözler ve daha fazlası.

Sagopa Kajmer Sözleri

Seçilmiş En İyi Sagopa Kajmer Sözleri


Ben yağmurdan kaçmak istesem de dolu yakalar,dondurur.

Ben yarımken yarınla bu gün arasında nedir farklılık?

Terkedilmiş evler kadar yalnız, mevsimsizim.

İster istemez her şeyim sende rehin.

En zor anda bir devadır hoş sesin.

Sönen mumun emanetiydi gözüme sanki karanlık.

Düşman kelimesinin anlamını arkadaş sıfatını taşıyanlardan öğrendim.

Ruhum işgalden kurtulmaz vatan.

Varsa bir duvar dayan, yoksa bir duvar yarat.

Seni içeren masallarım anlatılacak kadar kısa değiller.

Sen şahane bir uçurtmasın, ben de senin ipinim unutmayasın!

Sensiz geçen her gün için kapıma çelenk gönder.

Hoş sesinle bana bağır, hafiflesin yüküm ağır.

Zaman soframdaki en lezzetli mühim yemek.

Yanan ışıklarımı kaplayacak kadar karanlığım var.

Karanlık olman aydınlık değersiz bir pırlanta.

Çivisi düşmüş tablolarda bir resimdi kendisi.

Nefsinin dişleri kalmamış seni dişlemekten, yazık.

Hiç bir tehdit tenime rüzgar kadar zarar veremedi.

Son vedanın adını elveda koydum.

Sevaplarım günahlarımla sevişir halde.

Varlık ruhu terk eder; gözüm gözünden ayrılınca.

Rüzgar saçını süpürse mest olur bakışlarım.

Adınla uyanır kulaklarım, yüzünle açar göz kapaklarım.

Odamın hayaletisin sessizliğine aşığım.

Derin bir denizin dibine çökmüş bir hazine aşk denen

Sensin benim en zor savaşlarımda çelik yelek.

Sensiz geçen günlerin kazası yok be sevgili.

Dil ateştir biraz suyla söndürülmesi mümkündür.

Sabır tüm sıkıntıların anahtarıdır, doğrudur.

Sen gözümde dikensin bana hoş bir gül gerek.

Geçmiş her zaman siyah beyaz.

Ben kirlerden uzak durmak istesem de toz yükselir, yutarım.

Sana tutunmaya çalışan ben, beni tutmayıp düşüren sen...

Dudaklarım kilitli,hoşçakal bugün!

Saçlarımda saklı kar beyaz ve gözlerimde hep telaş...

Gördüklerim doğru yoksa sen mi yalansın?

Kalbim atar cansız, geçmez, gün ahsız...

Mürekkebim olmasa duygularım göbek yapacak.

Aklım kendine mezar kazabileceğin kadar derin.

Sen olmadan ne işe yarar en güzel kumsal, ne olur gitme kal!

İnsanoğlu cebi delik bir dilenci. Ne versen alır, ne kadar koysan taşır.

Kursağımda düğümlenir laflar sana içimi açmak istedikçe.

Darbeler yesen de yüreğine, affetmek en asil intikâm.

Her şey güllük gülistanlık olacak olsaydı gerçekten imtihan olmazdı. Gelişigüzel doğar, büyür, ölürdük. illegalsozler.blogspot.com

Bu sayfadaki sözleri de beğenebilirsiniz.


Birbirinden Harika Sago Sözleri


Kimsede aramadım gönlümün pamuk prensesini.

Hayat kızgın boğa ben kırmızı pelerin.

Unutma kurşun her gülümsediğinde bir kalp ağlatır.

Son doğum günümde kendime yeni bir ben aldım.

İçimdeki duygunun yok muhabbet ortağı.

Yarımı gömdüm, yarımı güneşe döndüm.

Aşkı anlatanlar aşkı kaybedendi.

Geçmiş zaman karanlık, yarınlar beyaz.

Gün gelir bi tatlı sözle yılan delikten çıkmaz.

Benim kalemi bir kişi yıktı, kalemimi kırdı, sözlükte sevgiliydi anlamı.

İstisnalar kaideyi bozmaz, kuru yanında yaş telaş yapmaz.

Rüzgar şiddeti bilmez duvarın ardına saklananlar.

Paranın değeri arttı, insan değeri battı.

Kum saati döner, akan zaman saçlarımı söker.

Eskilerimi eskiciye verdim artık yenilerimle barışığım.

Sertlik kanında var hayatın.

En kötü zamanlarımda arkadaşımdı yalnızlığım.

İftiralar atılsa da bu yaşlı çocuğa, itiraflar temizler ortalığı.

Ben kendimi kendimce kendiliğinden kendime anlattım.

Korkusuzluk sahipleri neden kemer arkasında silah taşır?

Beni buldun, azrail yap görevin fiil olsun.

Bu dünyada bir gerçek var, inan herşey karşılıklı.

Vakitsiz ölümlere akıttığım göz yaşlarım için, sürtük kader utansın.

Tek kurşun bitirebilse gari bu hayatı, bari bin kurşun atın da gönlüm doysun ahali.

Bendeki aşk altın misali ağırlığnca.

Telefon çaldı, ne yazik ki iyi niyetlerini meşgule verdim.

Karanlık olduğunda mumdan bir güneş yarat!

Sensiz benlik yokluk demek, kalbim sana emekçi.

Ben baktıkça ağaçlara, kalbimin kuşları konmak ister dallara.

Dudaklarımda bal yok, oysa tek dilekti mutluluk.

Dünya gezengenler arasında tek piçtir.

Tadilatta kalbimin boş beyaz sarayları.

Trilyon da olsan harcanacaksın!

Nefsinin dişleri kalmamış seni dişlemekten, yazık.

Sadece bana bak bana yalan söyleyeceksen önce gözlerimle anlaş.

Giden dayanır ayrılıklara, kalan sarılır kendinden geriye kalan kalıntılara.illegalsözler.

Pişmanlık asla kaçamayacağın bir canavar, elleri bazen öldürür, bazen sertçe yakalar.

Sessizliğinle gelir hüznüm, yokluğunda gömülü ölüyüm.

Sen ne biçim bir mevsimsin, ısınmam imkansız.

Hüznümün en yükseğinden şöyle baksan manzarama gözlerini alamazdın.

Mazi bazen mavi,bazen haki,bazen zifir ve mazidekiler bazen şeker bazen zehir.

İki kişilikken teke düştüm hayatta ama duble söyledim rakımı masama inatla.

Sakladım benim için beni bana,hatırlatır zor zamanda beni bana diye.

Yaşıyor gibi yapıp aralarında ölü de gezdim ama üzerimden düşen ölü toprağının tozunu tekmeledim sonra.

Güvendiğim dağlara kar,ağzıma çalınan ballara kan yağıyor.

Yalnız yalnızın halinden anlar yalnız.

Yardım etmek isterdim hayatıma,lakin anla.Tükeniyorum zamanla.

Kaybetmedim hiçbir zaman dürüstlüğümü ama dürüstlükten çok kaybettim.

Aklım koca bir mezarlık, gömülen gömülene, unutulan unutulana, kayıplara karışan karışana.

Hatırladıklarım unuttuklarımdan az, geçmiş zaman karanlık, yarınlar beyaz.

Işıkları yuttu gece,kalem uyandı gece gece.

Dilsiz odam sanki okyanusun ortasında ıssız adam.

Bir elimde yumruk,diğer elimde tokat.
Katılaşıyorum kırılganlığıma inat.

Sen olmadan ne işe yarar en güzel kumsal?
Ne olur gitme kal!

İçimde şefini kaybeden bir orkestranın hüznü var,
Dışımda Charlie Chaplin gülüşü.

Terkedilmiş evler kadar yalnız, mevsimsizim.
Çalınmayı bekleyen kapı ziliyim, ben isimsizim.

Ya biriktirdiğim onca yarınlık,
Ben yarımken yarınla bu gün arasında nedir farklılık ?

Bugün eğer yapmazsam olurum yarın pişman,
Dediklerini yaptığı için olabilir insan yarın pişman.

Saniyeler dakikalarla yapar alışverişi.
Saatler seni alır benden korkarım olamaz gelişi.

Kursağımda düğümlenir laflar sana içimi açmak istedikçe.
Sen ne kadar anlarsın ben anlatmak istesem de?

Kuvvete dayanamayan adalet aciz,
Adalete dayanamayan kuvvet zalimdir.

Kötürüm oldu ince ruhlar ordusu.
Son arzusunda anlaşıldı ölümün korkusu, tuhaf kokusu.

Kimler önüne geçebilir zamanın akışının,
Cümlelerimin noktalarına kaç zamanda ulaşırım?

Sen olmadan ne işe yarar en güzel kumsal?
Ne olur gitme kal!

İçimde şefini kaybeden bir orkestranın hüznü var,
Dışımda Charlie Chaplin gülüşü.

Terkedilmiş evler kadar yalnız, mevsimsizim.
Çalınmayı bekleyen kapı ziliyim, ben isimsizim.

Ya biriktirdiğim onca yarınlık,
Ben yarımken yarınla bu gün arasında nedir farklılık ?

Bugün eğer yapmazsam olurum yarın pişman,
Dediklerini yaptığı için olabilir insan yarın pişman.

Saniyeler dakikalarla yapar alışverişi.
Saatler seni alır benden korkarım olamaz gelişi.

Kursağımda düğümlenir laflar sana içimi açmak istedikçe.
Sen ne kadar anlarsın ben anlatmak istesem de?

Kuvvete dayanamayan adalet aciz,
Adalete dayanamayan kuvvet zalimdir.

Bütün hislerimizi yumruk kadar kalbimize sığdırıyoruz.

Kaşınan o yaraları tırnakla.Üzerine tuz basan bol olur kanayınca.Deva bulunur arayınca.

Çok bildimlik yaparsan çok düşmüşlük yaşarsın, yok derdimlik yaparsan dert görünce saparsın.

Bu neşenin sonudur elbet derin bir baş ağrısı.Kahkahalar bugün senin, peki ya bundan sonrası?

Toprakla aramdaki mesafe kadar hayat değil uzun.

Belki sana göre ben delirmiş ve sorunluyum, ben senin varmak istediğim o yolun sonuyum!

Her nefesi soluduğumda hep yektim, bu ücralarda ben benimi kaybettim, ve düşman kelimesinin anlamını arkadaş sıfatını taşıyanlardan öğrendim.

Vakit varken tomurcukları topla, zaman hala uçup gidiyor ve bugün gülümseyen bu çiçek, yarın ölüyor olabilir.

Yalan silahtı gerçeklerimi gafil avladı; savaşçı savaşa havlu attı. Siz kazandınız, bağışlayın, pes ettim.

Pişmanlık asla kaçamayacağın bir canavar; elleri bazen öldürür, bazen sertçe yakalar.

O gözlerin sulanmasın darbeler yesen de yüreğine affetmek en asil intikam. Varsa bir duvar dayan, yoksa bir duvar yarat. Karanlık olduğunda mumdan bir güneş yarat.

Sözler bazen bir hazine, bazen dermansız bir dert tipi. Geçmiş dünden bahsetmek lezzetsiz; gelmemiş yarından hep mi şikayetçiyiz biz?

Gülmek bir mükafattır ağlayan gözlerin gördüğü. Ölüm bir karanlıktır tüm ışıkların söndüğü.

Hayat bir bot ve bot çevresi dolu büyük beyaz köpek balığı. Diptekiler iştahla düşünür tepede duran azığı.

Birikimlerimiz kısıtlı, arzularımızın ışığı egoizme yansıdı ya da kısıtladık insancıl yanımızı; tokatladık karanlığa mum yakanları.

Azimle unutup sadakatle geleceğe emin ol. Başta zor gelir adım atılmış her yol.

Kuzular için ağlayan kurtlar da vardır hayatta. Elin elinden üstün gelebilir koyduğun kanıtla.

Birden Sagopa Kajmer olmadım. İlk başta tanımadıkları bir insandım. Şarkılarım sayesinde yavaş yavaş her şey meydana geldi.

Eğer bir insan, duygularınıza tanımsa onu bırakmayın.

Sözün bıraktığı etki bulaşıcıdır. Bulaştırmak istersin.

Benim sözlerim sert ama kalbi yumuşatan cinsten.

Dertle anlaş, deva bul. Üzüntü kalbi sömürür.

Serçeler gibidir insanlar, ilelebet uçmaz düşer.

Ah bedava sirke, sen mi baldan tatlısın?

Sabah yumruk konuşur, gecelerimde silahın notaları.

Yaşama karşı çocuklaşırken ilerler yaşım.

Rab’la arana giren şifreyi çöz.

Bak bana dikkatle. Sence ben militan mıyım? Sakallarımı yolsam, ahbaplarından mıyım? Geyik muhabbetine katılsam, söyle dostlarından mıyım? Neredeyim, sen neredesin? Sen ne boş bir kellesin! Sana dünyâlıklar ellesin, salıncaklarını tayfunlar yellesin!

Elimi verdim, kolumu kaptın, gözümü çektim, aklımı aldın. Yaşam mı, ben mi bedbahtım? Sallanırsa da yıkılmaz tahtım.

Bir işaret et, bir çizikten yol bulurum. Bir çizikten değil miydi onca köprü kurduğun?

Tasanın etrafında gezgin olmuş insanlar. Kısacık molalarda tanıdılar mutluluk denen kelimeyi.

Ve önce insan olmak gerekir. İnsan olabilmek için önce kul olman gerekir. Kulluk için yürek gerekir. Yürek köpekte de vardır. İbrahim, Âdem, Yunus, Muhammed olman gerekir.

Her şey güllük gülistanlık olacak olsaydı gerçekten imtihan olmazdı. Gelişigüzel doğar, büyür, ölürdük.

Zâten inancımız olmasa, vâr olmanın anlamı anlamsızlıktan başka bir anlama gelir miydi?

Elbet bir gün başı dönecek dünyanın dönmekten. Ağzının suyuna batmışlar için henüz saat erken. "Ben bir ağacım yeşermekte dallarım ya" derken, yere düşen yapraklar ayrılmakta gövdemden.

Son pişmanlık sabaha varmaz bir karanlık. Nefsinin dişleri kalmamış seni dişlemekten yazık. Belki sana göre ben delirmiş ve sorunluyum; ben senin varmak istediğim o yolun sonuyum.

Bu aciz benzetmeler de olmasa bakacak aynam olmazdı. Kendimi görebileceğin başka bir yer var mıydı?

Külle bezenip, gülle kandırıldı tüm hayâllerim.

Sınırı yok bu hiçlik mertebesinin. Tarifi yok dünyadaki sahipsizliğimin.

Âlimler olmasaydı biz şu anda kördük.

Beni devirmek çok kolaysa tarihinden adımı sil.

Darbeler yesen de yüreğine, affetmek en asil intikâm.

Hayat bilgisi kitaba sığmaz, başkalarına yedirin.

İnsan öyle yaratılış ki: düşünür, taşınır, hamle yapar.

Kadınlar hassas ve hisli, dilekleri içlerinde gizli.

Kadın olmak zor bu kadar acımasızlık sürerken.

İnsanoğlu cebi delik bir dilenci. Ne versen alır, ne kadar koysan taşır.

Benim müziğim o kadar ağlıyor ki, sözlerimde gülemiyorum.

Uzaktan tanıdık oluyorum yakınlaştığım bu yabancıya.

Biz varımızı ortaya koysak, yokumuzdan utanırız.

Duymak fayda etmez sağıra zâten.

Ah varya o saflık, belki seni de eder aflık.

Suçu gelin etseler de kimse güvey girmeyecek.

En büyük destekler, çıkarsızlıktan ötürü lafta.

Bana benden başka bir dost varsa bilmem lazım.

Kendine gelmek için her gün en az bir kere bir dizemi oku.

Yarısı zakkum, yarısı gülüm. Kendimi bulmam için bir rehber gördüm. Yalnız, dilsizdi ve sen onu gâayet hor gördün. Bir öğün için 10 ekmek kendine böldün, ben güldüm.

Kendi anahtarını bulamamışlar; senin kilitli kapını söyle nasıl açabilirler, onlar açamazlar!

Yoksun arzularından bahçe yapsan, tohumuna suyunu serpeler misin?

Dostumundu teklif, düşmanındı ısrar. Acabâ nereye kadar sürer bu tekrarlar.

Kimler önüne geçebilir zamanın akışının? Cümlelerimin noktalarına kaç zamanda ulaşırım?

Belki de günahlarını yıkayacak akıttığın damla yaşlar; ya da yağmur olup üzerine yağacak haramlar.

Beni sevmek için programlanma, devrelerini yakarım.

Ne kadar güler ise düşman, o kadar ağlatır seni.

Darbeler yesen de yüreğine, affetmek en asil intikam.

Canımı yolda buldum, tuttum kolundan evine soktum.

Yarın bir kapıdır ve sen uykudan o kapıdan geçmek için uyanırsın.


Hoşunuza Gidebilecek Sago Sözleri


Dayanacağın bir duvarın yoksa ör hadi. Kuvvete dayanamayan adalet âciz, adalete dayanamayan kuvvet zâlimdir.

İncecik ip üzerine koca ayaklar bindi, nefsim içine sindi. Kirpiklerim titremekte korkularımdan; düşersem yanarım. O kadar içime sindim ki, vinç getirsen kalkmaz başım, gömün burada canlı nâşım. İç çekmekten, düşünmekten ağardı saçım; düşersem yanarım.

Ulaşılacak saadete kaç kapı daha var? Açtım, açtım kapıları. Girdim, bomboş evlere vardım. Yardım lâzım bana, şansım yâver sanma. Hiç hoş değil gördüklerim amma. Emin değilim, her şey muamma.

Gözüm ağladıkça gamzelerim gülmemekte. Ruhum yıpranmadıkça kalemim hareket etmemekte. Nefesle inşa ettiğim sözüm kulaklarına borçtur; şeytan güvendiklerimi gömdü, lan ne iştir?

Onlar evrim dediler, bu yaptıklarımız devrim dediler.Ah zekâsına kedi işeyesi nefer; her şey kader!

Yalanlara radar olsan neye yarar? Zararın dönüşü kârın el mi sallar? Batan güneş yine doğar.

Ey askerim kurşunum, kulun hâli aynı kalem-i kurşun. Anlatayım şöyle ki; dışa kapanıktır başı, yavaş açılır dışa ilki. Ucu sivrildikçe olur sanki ormanda gezen tilki.

Benim sermayem çift el artı çift göz.Karamsardan varan harbi doğru söz, acılarımsa köz.

Aşk şarabımı alkol sanar, kınarlar beni. De ki öyleyse Sago başı dönmüş ayyaşın teki.

Yarışlarım varışlara, demek bu rap varoşlara; küfür eşittir hür kültür, tenhâlarda dönüşür haykırışlara.

Bu rüzgâra dayanabilmek için bir kaya mı olmalıyım? Bu tuğlalar, bir bina yapmak için varlar.Bu dalgalarsa kumdan adalarımı yıkmak için çağlar.

İçin içine sığmadığında, taştığında sen senden bariz, hayat durur kalbinle beraber.

Sahip olamadıklarının peşine kaç kez takıldı düşüncen? Tahminimce aklın bilinmez kişiler tarafından kirâlık.

Eğer yoksa fikir yönetilirsin ve başkalarının yönlerine karışırsın, işte o zaman başkalaşırsın.

Sen neden bucusun, neden şucusun demeye hakkımız yok. Herkesin kendi fikirleri var.

Eğer din beni insanlardan uzaklaştıracaksa onlardan ışık yılı uzakta olmaya varım.

Anlamsızlaşmış bakışları çoğunun. Şeytanlaşmış içi melek görünen çocuğun. Düşününce kötüyü tahmin edemezsin ateşini içime işleyen soğuğun. Bana bir çıkış yolu bulun, sonu gelsin kâbusumun.

Bakacağım tek yön önüm, doğru rotayı izler gözüm. Rüzgâra emânet sözüm, hasretlerle yandı gönlüm. Yalnızlığım kalbime zulüm, korkutmakta her an ölüm. Ben bir pembe diziyim, her günüm bir bölüm.

Kaç tabut gömülecek yeraltına ve kaç kişi gidecek habersiz uzaklara? Kaç yalan yıkacak güvenleri? Kaç satır yazılacak kader kitabına ve kaç dua edeceksin tanrına, kaç damla gözyaşı dökeceksin?

Çok sima tanıdım, ima aldım, yüzleri aklıma kazıdım. Adı anıldığında "İşte dostum" dedim, adım anıldığında "Tanımam" dedi. Taktı maskesini, yüzünü çevirdi ve sildi kalıcı tüm izleri, geri getiremediği zaman eskide kalan anı defterimi, her sayfada düştü maskesi.

Elbiselerin kibir kokulu, kalbinin içi fesat dolu.Fikir, zikir aynı anda bitirir okulu. Fark edilmez sandığın komik iblis oyunu, ezelden beridir ona elini veren kaptırmıştır kolunu!

Ben sürekli kazık yedim, artık kazığı çok iyi biliyorum. Ama insanı geliştiren şeyler de o kazıklar maalesef. Köteği yedikçe insanın derisi güçleniyor. Kabuk bağlayan yara daha kuvvetlenirmiş. Mesela bir yerinizi kanatın orası kabuk bağladıktan sonra daha sertleşirmiş yani deriniz. Aynen o misal ben de arkadaşlarımı tanıya tanıya hayatı tanıdım.

Sanatını icra eden her sanatçının belli miktarda cazibesi, albenisi vardır. İnsanlar sanatçıları kafalarında kurarlar, onları belli kalıplara sokarlar ister istemez. O sanatçıya ulaştıklarında belki akıllarındaki kişi yok oluverir ve o kişi yepyeni bir kişi olarak doğuverir.

Twitter'da kafama göre yazar, kafama göre silerim. Hayatımda profesyonel desteğe hiç ihtiyacım olmadı. Düşüncelerimi yazmak konusunda yeterince profesyonelim. Yazdığımı yayına verdikten 5 dakika sonra sildiğim de olur; maksat gönüller coşsun. Yazdığımı yayına verdikten sonra hiç silmediğim de olur; maksat gönüller doysun.

En çok korktuğum fakat en çok sevdiğim yer olan sahneye ilerlerken arenada beni bekleyenlerin coşkusu bana da işler. Sahneye çıktığımda artık Yunus, sahneye kadar beni geçiren arkadaşım olarak kalır ve beni Sago’ya teslim eder.

Orhan Gencebay müziği apayrıdır. Hem duygusu, sözü ve müziği bütündür. Orhan Gencebay bir kişilik göstergesidir. Doğruluk, edep, ahlak, tevazu... Üstadı seviyorum. Orhan Gencebay’ın tasavvufa ve maneviyata bakışını da sağlam ve güzel görüyorum.

Edebiyat eğitimin bana kattıkları Ömer Hayyam, Firdevsi, Mevlana gibi çok önemli adamlar. Bu isimlerden ve onların yaptıklarından çok etkilendim.

Ülkemin saraylarında kaç beyinsiz izledim, komikti sözleri. Yapay mitingleri, kâğıda bağlı kalarak halka seslenişleri, egzotik vaatlerinde bir gramsız gerçeği.

Kurumuş yaralarımın kabuklarını söküp arşivinize katmakla elde ettiğiniz hazza anlam veremedim. Yoo ben cahilim.

Ramazan yılda bir geliyor, onu yeterince iyi ağırlamak ve ona değer vermek gerek. Ben kıymetini bilenlerden olma heveslisiyim.

Ramazan bizim kıymetlimizdir, inanan bir insan için Ramazan değerli bir misafirdir. Allah tekrarını nasip etsin.

Sanırım, bu breakdance olaylarını ilk önce Jackie Chan yapmış. Ben filmlerini izliyorum da, yani bu breakdance hareketlerinin hepsi Kung Fu'da var.

Hiçbir mâlûmâtım yok yarına dâir. Yarının benden haberi var ama bugüne dâir, benden geriye kalacak tek şey şiir. Ve akılda yıllarca akan sözlerimden tatlı nehir... Beni anlamaya çalış!

Aklı maçaya gelen görüntülerde çalmıştınız kalbimi. Kırmıştım annemi dahi. Bir özür vahi, bir ömür fânî. Ödemem zor bu bedeli ve ebedî.

Edebiyat eğitimin bana kattıkları Ömer Hayyam, Firdevsi, Mevlana gibi çok önemli adamlar. Bu isimlerden ve onların yaptıklarından çok etkilendim.

Not: Sizde hoşunuza giden sözleri yada mesajları, bizlerle paylaşabilirsiniz.Yorumlarınızı bekliyoruz.